Sessizliğin ortasında en derindesin.
Bırakma elini, kendi ellerini...
En sıkı tutacak kendinsin yine kendini.
Bin kere öldüysem, bin kere dirildim geldim
Canımdan can,kan verdim ama adını yaşattım geldim
Yedi kat yerin dibinden beni duyabilir misin?
Kimse inanmadı sana,bir ben taptım geldim
Dönecek yerim kalmadı, herşeyi mahvettim geldim
Şimdi beni biraz sever misin?
Ben geldim!
Yıldızları gökyüzünden yere indirebilir misin ?
Bana daha önce hiç duymadığım bir kaç şey söyleyebilir misin ?
Beni tepeden tırnağa aşık edebilir misin ?
Şimdi beni biraz sever misin ?
Beni, beni, beni hatırla
Her ağlayan çocuğun gözyaşında
Evladını kaybetmiş bir annenin suratında
Boş kalıp titreyen avuçlarında
Beni, (beni, beni) hatırla (unutma)
Sevmek, defalarca aynı ateşe yürümek
Büyümek, kayıpların üstünde yükselmek
İnanmak, kırık kanatlarla uçurumdan atlamak
Savaşmak, kendi silahınla kendine vurulmak
Kimse durduramıyor yağmurları yağdırınca bulutlar
Neden susturamıyor içindeki delik deşik umutları
Düştüm. Kalkarım yine ellerini uzatınca bana Tanrı
Tanrı bulsun istedim, sevsin bütün kayıp çocuklarını
Gün gecenin ölümüdür
Aşk kalbimin düğümüdür
Ve bu yalan dünyada
Tek gerçek bir sözündür
Sen benim yarım kalan cümlelerimsin…
Hiç söyleyemediğim, söylemediğim o sözlerim…
Sen benim hiç ısınmayan ellerimsin…
Hiç unutamayan, unutmayan o kalbim…
Sen benim eksik kalan yerimsin…
Kapattığım pencereler, güneşlere çektiğim o perdelerim…
Sen benim hiç sevmediğim sessizliğimsin…
Kaybettiğim yolum, korktuğum karanlık, hiç tutamadığım o yeminlerim…
Sen benim terk ettiğim şehirlerimsin…
Düştüğüm çukur, uzanan ellerim, hiç tutunamadığım gidenlerim…
Sen benim kovulduğum cennetimsin!
Eğdiğim yüzüm, sövdüğüm aydınlığa hiç açamadığım gözlerim.
CEM ADRİAN
Keyifli dinlemeler dilerim.
ÜMİT AĞAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder